Kurumsal filolara elektrifikasyon dönüşüm hizmetleri sunan Filo Broker ve Voltify, kurumların karar verici liderlerini “Aramızda Elektrik Var” sloganıyla Kemer Country’de bir araya getirdi.
İSTANBUL — Elektrikli araçlar her geçen gün daha popüler hale geliyor. Kurumlar mevcut filolarına elektrikli araçları nasıl entegre edeceklerini planlamaya başladılar. Menzil, şarj, bakım gibi konular başta olmak üzere elektrikli araçlarla birlikte sigorta, kasko gibi alışılageldik hemen her süreçte ezberler bozuluyor. Bu dönüşüm sürecinde, yüzlerce araçlık yatırımı bulunan kurumların üst yöneticileri ve filo yöneticileri son trendleri takip ederek karar vermekte zorlanıyorlar.
Liderler, 30 farklı model elektrikli aracı bizzat deneyimlediler
Bu dönüşüm sürecinde filo yönetim ve danışmanlık hizmetleri sunan Filo Broker ile Türkiye’nin ilk elektrikli araç kiralama şirketi olan Voltify, kurumların karar verici liderlerini “Aramızda Elektrik Var” sloganıyla Kemer Country’de bir araya getirdi. Etkinlikte önce kurumsal filoların elektrikli araç dönüşüm stratejileri ele alındı; ardından kurumların karar vericileri en çok merak edilen 30 kadar farklı marka ve model elektrikli aracı bizzat test ettiler.
“Aramızda Elektrik Var” sloganıyla ikinci kez düzenlenen etkinliğe MG Türkiye, Renault Türkiye, Kia Türkiye ve Lexus Türkiye markaları katkı sağladı. Ayrıca etkinlikte, “Kurumsal Filoların Dönüşümü ve Elektrifikasyon” konulu panel gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Sürdürülebilir Mobilite İnisiyatifi Kurucu Başkanı Hakan Doğu’nun yaptığı panelde Voltify Kurucu ve CEO’su Mehmet Yiğit, Filo Broker Kurucu Ortağı Okşan Öztürk ve Expanscience Laboratuvarları Türkiye Genel Müdürü ve Afrika, Ortadoğu ve Asya Pasifik Bölge Yöneticisi Fikret Baltaoğlu Fikret Baltaoğlu yer aldı.
Hakan Doğu: “Abonelik modeli mobilite trendlerini değiştirecek”
Hakan Doğu, elektrikli araçlar ile birlikte yayılan “abonelik modelinin” otomobil dünyasına yeni bir soluk getireceğini ifade etti. Yeni nesil otomobilleri satın almaya alternatif gelişen “abonelik modelini” vurgulayan Doğu, “Paylaşım ekonomisi her sektörde olduğu gibi otomobil sektöründe de etkisini gösteriyor, abonelik modeli mobilite trendlerini kökünden değiştirecek” dedi.
Mehmet Yiğit: “Artık Türkiye’de satılan her 10 arabadan biri elektrikli”
Panelde yaptığı konuşmada Voltify Kurucusu ve CEO’su Mehmet Yiğit, Türkiye’deki elektrikli araç sayısının 100 bine ulaştığını ve 2024 Nisan sonu itibari ile Türkiye’de satılan her 10 arabadan birinin elektrikli olduğunu belirtti. 2024’ün ilk 4 ayındaki elektrikli araç satışlarını, bir önceki yılın aynı dönemi ile kıyaslandığında artış oranının yüzde 305 olduğunu söyledi.
“Türkiye’nin şarj istasyonu altyapısı çok güçlü”
Mehmet Yiğit konuşmasında ayrıca Türkiye’de şarj istasyonu sayısının oldukça yeterli seviyede olduğunu vurguladı: “Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından ortaya konan yol haritasına göre 2024 yılı sonunda Türkiye’de her 5 elektrikli araca bir şarj noktası düşecek.
Avrupa Birliği ülkelerinde bu orana baktığımızda 13 araca bir şarj noktası düşüyor. Türkiye’nin şarj altyapısı çok güçlü ve hızla gelişmeye devam ediyor. Müşterilerimizden aldığımız olumlu geri bildirimler de bu sayıları destekliyor.”
Okşan Öztürk: “Elektrikli araçlar, kurumlar için maliyet ve çevre avantajları sunuyor”
Filo Broker Kurucu Ortağı Okşan Öztürk, kurumların elektrikli araçlarla maliyetlerini düşürme ve çevresel katkı sağlama potansiyeline dikkat çekti: “Elektrikli araçlar bugün, şirketlerin hem maliyetlerini büyük ölçüde düşürebilecekleri hem de çevreye ciddi katkı sağlayabilecekleri fırsatlar sunuyor. Filo Broker olarak kurumlara, geleneksel araç kiralama şirketlerinin ötesinde, günümüzün ihtiyaçlarına tam olarak yanıt verebilen esnek çözümler üretebiliyoruz. Bu etkinlikle, iş dünyasına yeni nesil elektrikli araçları tanıtarak, değişim sürecine katkı sağlamayı amaçlıyoruz” dedi.
“Kurumlara, 360 derece mobilite danışmanlığı sunuyoruz”
Öztürk sözlerine şöyle devam etti: “Yeni teknolojik gelişmelerle beraber kurumların mobilite seçenekleri çeşitleniyor. Biz de bu hızlı gelişmeler neticesinde kurumların elektrikleri araçlara geçiş süreçlerinde riskleri minimize ederek tüm mobilite ihtiyaçlarını detaylı şekilde analiz ediyoruz. Geleneksel kiralamalar ve elektrikli araç kiralama operasyonlarında onlara yeni nesil çözümler doğrultusunda optimum stratejileri içeren yeni bir yol haritası hazırlıyoruz.”
Expanscience Laboratuvarları Türkiye Genel Müdürü ve Afrika, Ortadoğu ve Asya Pasifik Bölge Yöneticisi Fikret Baltaoğlu ise Expanscience’ın sürdürülebilirlik vizyonu çerçevesinde elektrikli araca geçiş sürecinin kazanımlarını aktardı. Baltaoğlu, yeni nesil araçların sürdürülebilirliğe katkısı sebebiyle elektrikli araçlar ile ilgili değişimi çok hızlı gerçekleştirdiklerini anlattı. “Endüstri devrimi sonrasında insanlığın dünyaya verdiği zararı hızla azaltmak için önümüzde önemli bir fırsat var. Bu fırsatı iyi değerlendirebilmek için bu dönüşüme hepimizin öncülük etmesi gerekiyor.”
Voltify ve FiloBroker’in esnek modelleri
Piyasadaki elektrikli araç modellerinin yüzde 80’ini filosunda bulunduran Voltify, her şirketin ihtiyacına uygun aracı 3-12 aylık abonelik modeliyle kurumların bu araçları risk almadan ve zahmetsizce filolarına entegre etmelerini sağlıyor. Bu deneyim sonrasında kurumlar daha sağlıklı kararlar verebiliyor ve uzun vadeli yatırımlarını daha gerçek gözlem ve veriler üzerine gerçekleştirebiliyor. Bu modelde, uzun dönemli kiralamalarda yer alan sigorta, bakım ve onarım gibi hizmetleri de müşterilere sunulmaya devam ediyor.
Geçiş sürecinde maliyet analizi, karbon ayak izi değerlendirmesi, planlama, model seçimi ve sözleşme müzakeresi adımlarında ise Filo Broker uzmanlığı ve tecrübesi doğrultusunda şirketlere ışık tutuyor.
Siber güvenlik sektöründe küresel öncülerden biri olarak konumlanan ve DNS güvenliği alanında kurumsal çözümler sunan DNSSense’te üst düzey bir atama gerçekleştirildi. BT ve telekomünikasyon sektörlerinde geniş bir tecrübeye sahip Burak Akçagün, şirketin satış ve iş süreçlerinden sorumlu bölgesel lideri oldu.
Geçtiğimiz aralık ayında global bilgi teknolojileri (BT) devi Noventiq bünyesine giren DNSSense, bölgesel yapılanmalarına devam ediyor. BT ve telekomünikasyon sektörlerinde 15 yılı aşan deneyime sahip Burak Akçagün; satış, kanal, strateji, iş geliştirme ve pazarlamayı kapsayacak şekilde DNSSense’in Türkiye, Azerbaycan ve Vietnam’daki tüm operasyonlarından sorumlu lider olarak göreve başladı. DNS güvenliği alanına odaklanan siber güvenlik şirketi DNSSense’in mayıs itibarıyla görevine başlayan yeni yöneticisi, aynı bölgenin lideri konumundaki Kaan Yünezer’e bağlı çalışıyor.
“DNSSense’in küresel ve bölgesel liderliğini sağlamlaştıracağız”
Yeni görevine ilişkin değerlendirmelerde bulunan DNSSense Satış, Kanal ve Operasyondan Sorumlu Yönetici Burak Akçagün, “Noventiq çatısına geçtiğimiz günden bu yana, operasyonel süreçlerimizi hem küresel hem de yerel vizyonumuza uygun şekilde hızla gözden geçiriyoruz. Bu bağlamda ekiplerimizin senkronize ederek insan gücü dahil mevcut kaynaklarımızın büyütülmesine odaklandık. DNSSense, hızlı büyüyen, çok kültürlü, özellikle yapay zekayı sözde değil tüm teknolojilerinin merkezinde aktif ve etkin bir şekilde kullanan, ortaya koyduğu benzersiz iddiaları ispata dönüştüren bir şirket. DNS güvenliği alanının öncülerinden DNSSense’in teknik bilgi birikimini, müşteri beklentilerini aşan yenilikçi ürünler yaratma tutkusuyla birleştiren yetkin ekibimizden aldığımız güçle, kurumların siber güvenlik olgunluklarını artırmak ve değişen tehdit ortamına karşı büyük organizasyonlara ek siber güvenlik katmanı sunan yapay zeka temelli siber güvenlik ürünleri geliştirmeye devam edeceğiz” dedi.
Burak Akçagün kimdir?
Konya Selçuk Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği ve Anadolu Üniversitesi İşletme bölümlerini tamamladı. 11 yıl boyunca Turkcell’de mobil servisler, katma değerli servisler, bulut çözümleri, kurumsal internet servisleri satış ve projelendirme alanlarında görev aldı. Son 3 yılda ise siber güvenlik çözüm ve hizmetleri üzerine çalıştı ve ülkemizdeki önemli markaların kanal ve satış operasyonlarının geliştirilmesine aktif rol üstlendi. CPD akreditasyonlu ISO/IEC 27001-LA, ISO/IEC 27701-LA, EU GDPR Data Protection Officer sertifikalarına sahip Burak Akçagün, Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi Baş Denetçisi unvanına sahip. Akçagün, Mayıs 2024 itibarıyla DNSSense’in Satış, Kanal ve Operasyondan Sorumlu Yöneticisi oldu.
Zafer Partisinin Adalar için yetkilendirdiği kişi Ünal Volkan Türkkan göreve Teşkilat Başkanı olarak başlamış başarılarından ötürü İlçe Başkanı olarak görevine layıkıyla devam etmektedir. Mahalli İdareler seçimlerinden önce Adalarda teşkilatlanma ihtiyacı duyan partinin yolu Ünal Volkan’la keşişmiş ve bağ kurmuştur.
Teşkilatçı bir ruha sahip olan Ünal Volkan Türkkan ada halkı tarafından sevilmekte ve bu süreçte Zafer Partisini en iyi şekilde temsil etmektedir. Günden güne büyüyen kadrosu ona duyulan güveni göz önüne getirmektedir. Zafer Partisi Adalar İlçe Başkanını ve yönetimini Büyükada’da bulabilir ve sizde bu oluşuma gönül verebilirsiniz.
SAP Türkiye’nin partnerleriyle buluştuğu SAP İş Ortakları Yıllık Değerlendirme Toplantısı etkinliğinde, Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’daki ülkeleri (EMEA) kapsayan geniş coğrafyada, Türkiye’nin yenilikçi potansiyeli ve büyüme ivmesi üzerine ayrıntılı bir değerlendirme yapıldı. Etkinlikte, SAP Türkiye’nin iş ortakları 16 farklı ödülünün sahibi oldu.
Kurumsal uygulama yazılımları pazarının küresel lideri SAP, Türkiye’deki partnerleriyle buluştuğu buluştuğu SAP İş Ortakları Yıllık Değerlendirme Toplantısı’nı düzenledi. SAP Türkiye’nin iş ortağı 28 kurumdan 62 kişinin katıldığı etkinlikte, Türkiye’nin teknoloji alanındaki dinamizmi ve gelecek vizyonunun masaya yatırıldı. Türkiye’nin teknoloji alanındaki liderliğini pekiştirmesi ve bölgede önemli bir oyuncu olarak konumunu güçlendirmesi açısından büyük bir adım olarak değerlendirilen etkinlikte, SAP Türkiye’nin iş ortakları 16 farklı ödülünün sahibi oldu.
Etkinlikte konuşan SAP Türkiye Genel Müdürü Uğur Candan, Türkiye’nin bölgede sahip olduğu özgül ağırlık ve tecrübenin, global iş yapış şeklini de dönüştürdüğüne dikkat çekti. Bu, Türkiye’nin sadece büyüklük olarak değil, aynı zamanda inovasyon ve yetenek olarak da öne çıktığına işaret etti. Geleceğe yönelik bakış açısında, teknolojinin sadece bir araç olmadığını, aynı zamanda insan ve sektörel bilgi birikimiyle birleşerek önemli bir değer yarattığını söyleyen Uğur Candan, yapay zekanın gelişimine dikkat çekerken, SAP ve SAP dışı ürünleri destekleyen SAP Business Technology Platform (SAP İş Teknoloijleri Platformu) önemine dikkat çekti.
Yeni müşteriler SAP yolculuğuna bulutta çıkacak
SAP Türkiye Kanal Satış ve İş Ortaklarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Orkun Dernek şunları söyledi: “Dünya çapında 140 ülkede 25.900 iş ortağı bulunan SAP’nin hedefi her zaman iş ortaklarını desteklemek, büyütmek ve onları ön planda tutmak oldu. SAP’nin yanı sıra, iş ortaklarımızın geliştirdiği yapay zeka çözümleriyle ürün portföyümüzü daha da genişleteceğiz” dedi. Yapay zekanın bulutta büyüyeceğine dikkat çeken SAP Türkiye Mid-Market Satış Müdürü Can Bilgin ise “SAP’nin buluta geçiş teşvikleriyle mevcut müşterilerimizin dönüşümünü olabildiğince hızlandıracağız. 2027 sonuna kadar mevcut müşterilerin büyük çoğunluğunu buluta taşırken, yeni müşterilerin de SAP yolculuğuna doğrudan bulutta çıkmasını hedefliyoruz” açıklamasını yaptı.
“En karmaşık ERP ortamlarını bile buluta başarılı bir şekilde taşıdık”
SAP Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Bülent Karal ise SAP’nin bulut ERP (Kurumsal Kaynak Planlama) çözümünün kullanıcı sayılarını açıklayarak, “SAP Cloud ERP dünya çapında 6 binden fazla müşteri tarafından aktif olarak kullanılıyor. Türkiye’deki kullanıcı şirketlerin sayısı da 120. SAP bugün, 66 binden fazla sistemle dünyanın en büyük bulut bilişim şirketi konumunda yer alıyor” dedi.
SAP’nin büyümesinin temel taşlarını, ekosisteme yeni katılanlar ve mevcut müşterilerin S/4 HANA’ya geçiş yaparak bulut dönüşümünü ve inovasyonu benimsemesinin oluşturduğuna dikkat çeken Bülent Karal, “İş ortaklarının SAP lisans gelirlerine karşı yarattığı 7 kat değer ve endüstri çözümleriyle inovasyon ajandası, önümüzdeki yıllarda yüksek büyüme potansiyeli vaat ediyor. SAP Cloud ERP, müşteri sayısı ve gelirde yıllık 2,5 kat büyümeyle yapay zeka yatırımlarının değer önerisini artırıyor” açıklamasını yaptı.
“SAP son 5 yılda en karmaşık ERP ortamlarını bile buluta başarılı bir şekilde taşımak için gerekli araç, sistem ve desteklerin yanı sıra iş ortağı ekosistemini geliştirdi” diyen SAP Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Bülent Karal, RISE with SAP ve GROW with SAP ile sundukları bulut ERP çözümlerinin, dönüşümün kilidini açtığını söyledi. Bülent Karal, iş ortaklarının müşteri yaşam döngüsü boyunca devamlı değer sunmasını sağlayacak yeni bir ortaklık angajman çerçevesini de tanıttı.
İş ortakları ödüllendirildi
İstanbul’da gerçekleştirilen SAP İş Ortakları Yıllık Değerlendirme Toplantısı kapsamında, SAP Türkiye tarafından iş ortaklarına ödüller de verildi. 16 ödülün beşi NTT Data Business Solutions Türkiye’nin oldu. Şirket, “Yılın En Yüksek Bulut Lisans Geliri Üreten İş Ortağı”, “En Fazla Yeni Müşteri Kazandıran İş Ortağı”, “En Fazla Mevcut Müşteriyi Buluta Taşıyan İş Ortağı”, “BTP Çözüm Ailesinde En Çok Gelir Getiren İş Ortağı” ve “HXM Çözüm Ailesinde En Çok Gelir Getiren İş Ortağı” ödüllerini aldı.
“İnovasyonda Fark Yaratan İş Ortağı” ve “ISBN Çözüm Ailesinde En Çok Gelir Getiren İş Ortağı” ile Detaysoft, “En Yüksek Gelirli S/4HANA Public Cloud Satışı Yapan İş Ortağı” ve “En Çok Danışman Kapasitesi Arttıran İş Ortağı” ödülleriyle Solvia, ikişer ödülün sahibi oldu. Çözümevi “Bulut Gelirinde En Çok Büyüyen İş Ortağı”, Golive “Yılın İlk Ayında En Yüksek Bulut Geliri Üreten İş Ortağı”, Felece “CX Çözüm Ailesinde En Çok Gelir Getiren İş Ortağı”, MBIS “Dijital Tedarik Zinciri Çözümünde En Çok Gelir Getiren İş Ortağı” ve PwC “En Çok Stratejik İş Geliştiren İş Ortağı” ödüllerini almaya hak kazandı. Dijital Rock Star Yarışması’nı kazanan iş ortağı Arete olurken, Lupe ise En Hızlı Yükselen İş Ortağı Ödülü’ne layık görüldü.
Ödül ismi
Partner ismi
2023 Yılı En Yüksek Bulut Lisans Geliri Üreten İş Ortağı Ödülü
NTT
2023 Yılı En Yüksek Gelirli S4HANA Public Cloud Satışını Yapan İş Ortağı Ödülü
Solvia
2023 Yılının İlk Ayında En Yüksek Bulut Geliri Üreten İş Ortağı Ödülü
Golive
2023 Yılı En Fazla Yeni Müşteri Kazandıran İş Ortağı Ödülü
NTT
2023 Yılı En Fazla Mevcut Müşteriyi Buluta Taşıyan İş Ortağı Ödülü
NTT
2023 Yılı Bulut Gelirinde En Çok Büyüyen İş Ortağı Ödülü
Çözümevi
2023 Yılı İnovasyonda Fark Yaratan İş Ortağı Ödülü
Detaysoft
2023 Yılı En Hızlı Yükselen İş Ortağı Ödülü
Lupe
2023 Yılı BTP Çözüm Ailesinde En Çok Gelir Getiren İş Ortağı Ödülü
NTT
2023 Yılı CX Çözüm Ailesinde En Çok Gelir Getiren İş Ortağı Ödülü
Felece
2023 Yılı ISBN Çözüm Ailesinde En Çok Gelir Getiren İş Ortağı Ödülü
Detaysoft
2023 Yılı HXM Çözüm Ailesinde En Çok Gelir Getiren İş Ortağı Ödülü
NTT
2023 Yılı Dijital Tedarik Çözümünde En Çok Gelir Getiren İş Ortağı Ödülü
Mbis
2023 Yılı En Çok Danışman Kapasitesi Arttıran İş Ortağı Ödülü
Solvia
2023 Yılı En Çok Stratejik İş Geliştiren İş Ortağı Ödülü
PWC
2023 Yılı Dijital Rock Star Yarışması’nı Kazanan İş Ortağı Ödülü
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Riva Tesisleri’nde konaklama ücretini ödeyemeyen Hatayspor’a haciz gönderildi. Kulübün yaşadığı mali sıkıntılar gündeme bomba gibi düştü.
TFF Riva Tesisleri’nde Haciz Şoku: Hatayspor Zor Durumda
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Riva Tesisleri’nde konaklama ücretini ödeyemeyen Hatayspor’a haciz gönderildiği öğrenildi. Hatayspor’un yaşadığı mali sıkıntılar kulüp yönetimini zor durumda bıraktı.
Hatayspor’un Türkiye’nin önde gelen futbol kulüplerinden biri olmasına rağmen, mali sıkıntılarla boğuştuğu bir dönemden geçiyor olması futbol camiasında şaşkınlık yarattı. TFF Riva Tesisleri’nde geçici konaklama ücretini ödeyemeyen kulübe gönderilen haciz, kulübün mali durumunu bir kez daha gündeme taşıdı.
Hatayspor’un mali sorunlarını aşması ve kulübün geleceğini güvence altına alması için alınacak adımlar merakla bekleniyor. Özellikle futbol kulüplerinin mali yapısının güçlendirilmesi ve sürdürülebilir bir finansal yapı oluşturulması konusundaki çözüm arayışları hız kazanabilir.
Hatayspor’un yaşadığı bu zor durum, futbol dünyasında mali disiplinin öneminin bir kez daha vurgulanmasına neden oldu. Kulüplerin sadece sportif başarıya değil, aynı zamanda mali istikrara da odaklanması gerektiği bir kez daha anlaşıldı.
News
