Bizim Takım’a sorduk: ‘Fenerbahçe’nin sorunu ne?’ İşte yanıtlar…
Soru 1-) ZAFER BÜYÜKAVCI: Galatasaray yenilgisi, Karagümrük galibiyeti, Göztepe yenilgisi… Bu kadar dalgalı bir performans, inanılır gibi değil. Size göre Fenerbahçe’deki temel sorun ne? Yönetim mi, kulübe mi? Futbolcular mı, dış etkenler mi?
MEHMET DEMİRKOL
Fenerbahçe’nin kodu kavga değil coşku
Erol Bulut’un maç röportajında spikerle uğraşmasının faydası ne? Bundan ne fayda bekleniyor? Bununla Terim ya da Güneş konsantre olur. Ama Fenerbahçe’nin Terim’in yazdığı kodlarla ilerlemesi mümkün değil. Fenerbahçe’nin geleneksel kodları; coşku, neşe ve soğukkanlılıkla gelen başarılara angajedir. Bu hep böyle oldu. Son Ersun Yanal dönemine bakın, bunu göreceksiniz. Zico’da, Daum’da, Denizli’de hep bu vardı.”
Erol Bulut’un bu oyunla bu kadar puan toplaması büyük başarı… Bu kadrodan bu oyunu çıkarabilmesi büyük başarısızlık.
Oyun gücü ortaya konamadı. Oyuncu gücü de törpüleniyor. Mert Hakan, Sosa, Caner, Samatta bu seviyeye inmemeliydi. Altay dışındaki oyuncuların hemen hiçbiri kendi zirve performasında değil. Övdüğümüz Valencia gibi oyuncular ise ancak vasatlarının biraz üzerinde. Böyle olunca sahaya performans olarak önde olanlar değil, CV olarak önde olanlar çıkıyor. Gerçek bir forma rekabeti yok. Bu olmayınca dayanışma da zarar görüyor. Çünkü forma adaleti ve rekabeti oluşmayınca güven duygusu azalıyor. Dolayısıyla Fenerbahçe güçlü yönlerini istikrarlı bir şekilde kullanamıyor.
‘Performansı çok dalgalı’
Hatay maçının 2. yarısı felaket. Göztepe maçında topa sahipken pozisyon yok. Karagümrük maçının ilk yarısında hepsi var; Son 30’da hiçbiri yok. Dalgalanıyor…
İşin psikolojik tarafı çok önemli. Girdiği kavgalarda yüzde 100 haklı olduğunu varsayalım. Ki taraftar normal olarak böyle düşünür. Ancak asıl düşünülmesi gereken, bunun faydasının olup olmadığı. Erol Bulut’un maç röportajında spikerle, yorumcuyla uğraşmasının faydası ne? Bunu, O’na yaptırmaktan ne fayda bekleniyor? Bununla Fatih Terim ya da Şenol Güneş konsantre olur. Ama Fenerbahçe’nin Terim’in yazdığı kodlarla ilerlemesi mümkün değil. Fenerbahçe’nin geleneksel kodları; coşku, neşe ve soğukkanlılıkla gelen başarılara angajedir. Bu hep böyle oldu. Son Ersun Yanal dönemine bakın, bunu göreceksiniz. Zico’da, Daum’da, Denizli’de hep bu vardı.
‘Duran topta bile yoklar’
Rakipleri Terim ve Sergen’in süperstarlığına yatırım yapıyor. Fenerbahçe ise Erol hocanın geleceğine. Ondan yapamayacağı işler istendiğinde olmuyor. Eğer arkasında durulacaksa rahat ettirilmeli. Gerginlik onu bozuyor.
Sahayla, oyunla ilgili kalmasını sağlamalı. Onun işi taraftarı konsolide etmek değil. Bunu yapamaz. Onun yapması gereken oyuncuları konsolide etmek. Bunu yapmanın yolu da bellidir. Herkesi sonuç getiren bir oyuna ikna etmek.
Göztepe maçında en azından çok iyi bildiği duran top organizasyonlarını sergileyebilirdi. Caner, Mesut, Sosa, Valencia’ya rağmen bunun neden olmadığını iyi analiz etmek şart. Eğer bu olmuyorsa temeldeki neden oyun planı olamaz.
FAİK ÇETİNER
En büyük hatalar en başta yapıldı
Erol Bulut ve Fenerbahçe için bu, çok erken alınmış bir karardı. Zamanlama hatası. Rıdvan Dilmen ve Oğuz Çetin de aynı hataları yaptılar ve Fenerbahçe’deki hocalık ömürleri başlamadan bitti. Aykut Kocaman aynı hatayı yapmadı mesela. Bulut kararından sonra plan-program yapmadan önüne kim geldiyse almaya başladı. 4 bek, 5 stoper, 6 forvet alınırken, Gustavo’ya alternatif bir ön libero alınmadı.”
Fenerbahçe’de sorunlar, yanlış teknik direktör seçimi ile başladı. Erol Bulut ve Fenerbahçe için bu, çok erken alınmış bir karardı. Yani zamanlama hatası. Örnekleri geçmişte var. Rıdvan Dilmen ve Oğuz Çetin de aynı hataları yaptılar ve Fenerbahçe’deki hocalık ömürleri başlamadan bitti. Aykut Kocaman aynı hatayı yapmadı.
Erol Bulut kararından sonra Fenerbahçe, plan-program yapmadan önüne kim geldiyse almaya başladı. 4 bek, 5 stoper, 6 forvet alınırken, Gustavo’ya alternatif bir ön libero alınmadı. Bu transferleri kimler yaptı? Erol Bulut onay verdi mi? Hangi transfer bilgisi dışında oldu? Ademi’yi kim aldırdı? Bu soruların cevabı yok. Mesela Başkan’a yakın bir yöneticinin transferde çok etkili olduğu, Erol Bulut’un da bunlara ses çıkarmadığı söyleniyor.
‘Arkası çok kalabalık…’
Bulut’un arkasındaki kalabalık da tartışılıyor. Emre Belözoğlu, Volkan Demirel, Selçuk Şahin ondan daha eski Fenerbahçeliler. Bu da hocanın aklını karıştırıyor, kararlarını etkiliyor.
Başkan Ali Koç büyük fedakârlıklar yapıyor, ancak yönetimi çok güçlü değil. Geçmişte bir yönetici canlı yayına bağlandığında yorumcuları ‘mat’ ederdi. Şimdi yayına bağlananlar ‘mat’ oluyor.
Tribün sessizliği, Fenerbahçe’nin bir başka dezavantajı. ’12. Adam’ Fenerbahçe’nin en büyük silahlarından biriydi. Kadıköy’de arka arkaya 6 maç kaybedilmesi görülmüş şey değil.
DENİZ ÇOBAN
Krizi ancak lideriniz varsa aşabilirsiniz
Ligin bitimine 15 hafta var ve Fenerbahçe, Lider’in sadece 3 puan gerisinde. ‘Ana fotoğraf’ta kaybedilen hiç bir şey yok! Ayrıntıda; müthiş bir panik, yine mi kayıp bir yıl olacak korkusu, ümitsizlik söz konusu! Buna sebep de futbolun kalitesi. Ümit vermeyen, gelişmeyen futbol aklı! Ortalık günlük güneşlikken, kimse lidere ihtiyaç duymaz. Lider, krizde ortaya çıkar. Fenerbahçe’de lider var mı?”
Ligin bitimine 15 hafta var ve Fenerbahçe, Lider’in sadece 3 puan gerisinde. ‘Ana fotoğraf’ta kaybedilen hiç bir şey yok! Ayrıntıda; müthiş bir panik, yine mi kayıp bir yıl olacak korkusu, büyük bir ümitsizlik söz konusu! Buna sebep de oynanan futbolun kalitesi. Ümit vermeyen, gelişmeyen futbol aklı! Liderden yoksun bir Fenerbahçe. Ortalık günlük güneşlikken, kimse lidere ihtiyaç duymaz. Lider, krizde ortaya çıkar. Çünkü insanlar zorda kaldıklarında etraflarına bakarlar, sarılacak dal ararlar.
Göztepe maçı sonrası basın toplantısında Erol hocayı dikkatle dinledim. Ne söylediğine de baktım, nasıl söylediğine de. Söyledikleriyle ileriye dönük umutlu mesajlar vermeye çalışırken, beden diliyle de söylediklerini gerçekleştirecek enerjiden ve inançtan yoksun görünüyordu.
‘Konuşurken bile kaybediyor’
Fenerbahçe, futbol kalitesi olarak rakiplerinden geride olduğu gibi, hoca olarak da çok geride olduğuna kanaat getirebilecek bir basın toplantısıydı bu. Erol hoca konuşurken bile kaybediyor. Enerjisi düşük, paniklemiş haliyle güveni sağlayamıyor.
22 futbolcu transferinden sonra her maç Gustavo’yu arayan bir takım var. 4 forvet almışsınız ama bir golcü yok. 3 stoper almışsınız, halen Serdar ile oynuyorsunuz. Takımda Mesut Özil var ama frikiklerde topun başına topu kim kaparsa o geçiyor. Lider sizsiniz ama çıkartacağınız oyuncu sizi protesto ediyor. Top hep sizde ama duran top ya da karambol dışında organize bir gol pozisyonu bulamıyorsunuz. Hücum yaparken gol yiyorsunuz.
İçerde oynadığınız 10 maçın 5’ini kaybetmiş; ilerisi için ümitten çok ümitsizlik aşılamışsınız. 30 yıldır evinde, bir sezonda 6 maç yenilmeyen Fenerbahçe’nin başında, bitime 15 hafta varken bu kötü istatistiği yakalamışsınız. Sahanın içinde kalıp takımını motive etmek yerine saha dışına daha çok motive olmuşsunuz. Haftaya Trabzon’da Fenerbahçe kazanabilir de. Kazanması, sorunların halının altına süpürülmesi anlamına gelir.
Soru 2-) ZAFER BÜYÜKAVCI: İlk soruda teşhis yapıldı. İkinci soruda tedaviyi soracağız. Fenerbahçe nasıl düzelir?
MEHMET DEMİRKOL
‘Gustavo, İrfan, Pelkasile Fenerbahçe değişir’
Gustavo ve İrfan’ın takıma katılışı, Pelkas’ın 11’e dönüşü Fenerbahçe’yi değiştirir. Sorun, santrfor olmayışı değil. Onlardan yararlanma biçimi. Thiam açık alanda ekstra oyuncu olarak iyi, Samatta ve Cisse ceza sahasında tek vuruşlarda. Onları kaleye uzakta stoperler arasında pivot olarak kullanmak zor.
Fenerbahçe’nin sahip olduğu orta saha gücüyle kurabileceği bir çok oyun dizilişi var. Bulut’un tamamen oyuncularına, form ve yeteneklerine konsantre olup ideali bulmaması için sebep yok. Bunu şu ana kadar çok az yapabildi. İdari ve sportif yönetimin; hızlı, soğukkanlı, pozitif bir yaklaşımla analizi yapması gerekli.
Bulut kendi fikir ve yöntemiyle başarılı olabilir, ama şu ana kadar sadece kısa yollar bularak idare etti. Özellikle kadro liderliği, forma adaleti ve oyun planı hakkında radikal kararlar vermesi lazım. Eğer bu ışığı görüyorlarsa, hocayı yüreklendirmek lazım. Eğer olmuyorsa radikal kararlar tabii alınır. Ama 2014’ten bu yana kulüp çalıştırmayan Daum gibi eski sandıktan çıkan kararlarla bu ne kadar olur, çok şüpheliyim!
FAİK ÇETİNER
‘Bu kadro yapısıyla iyi futbol beklenmez’
Fenerbahçe kolay düzelmez. Ama bu şampiyonluğa havlu atacak anlamına da gelmez. Bu kadro yapısıyla bu takımdan iyi futbol beklenmez. Düşünün; Mesut Özil, Sosa ve Pelkas 11’de. Bir takımda 3 Alex olur mu? Top kazanacak, savaşacak oyuncu yok. Stoperler dengesiz. (Szalai hariç) Şu ana kadar takımın en başarılı ismi kim deseler, çoğunluk Altay ve Gustavo der. Bu hafta Trabzon maçı var. Pelkas döndü, Gustavo ile İrfan da gelirse, yandı Bulut. Birbiriyle aynı özellikler taşıyan kalabalık orta saha ve forvetten sahaya nasıl bir 11 sürer merak ediyorum.
Sonuç olarak Fenerbahçe ligin geriye kalan maçlarında futboluyla değil, alacağı sonuçlar ile gündeme gelir. Futbol oynamasa da kadroda sahneye çıkıp maç kazandıracak birçok silah var. Bu da şimdilik tek umut..
DENİZ ÇOBAN
‘Erol Bulut hoca ile işler düzelemez…’
Geride kalan 26 hafta, Fenerbahçe’nin radikal kararlar alması gerektiğini ortaya koymuştur. Fenerbahçe’nin, ciddi bir teknik/taktik değişime ve oturaklı bir futbol aklına ihtiyacı var. Bunu yapacak kişinin Erol Bulut olmadığı da bence artık su yüzüne çıkmıştır. Erol hoca, Malatya’da ve Alanya’da başarılı olmuştur ama henüz büyük bir takımın hocası olabilmek için zamana ihtiyacı var. Bulut tercihi, bu tercihte etkili olanlar, transfer yanlışlarına sebep olanlar da bu kötü futboldan belli oranda sorumludur, ancak onlara hesap sorulacak gün, bu gün değildir. Gemi limana önce sağsalim yanaştırılmalı, fırtına atlatılınca bu konular sağduyu ile değerlendirilmeli.
News
